Klarnet, yalnızca geleneksel Türk müziği için değil batı ve doğu kültürlerinde neredeyse her müzik türü için çok özel bir enstrümandır.

Her kültürde ve müzik türünde yer bulan klarnet pek çok insanın aklına “çalmak zor mudur?”, “klarnet kursu nerede?” gibi sorular getirse de biz bugün sizlere bu soruların biraz daha dışına çıkarak enstrüman hakkında farklı bir içerik hazırlamaya karar verdik.

Klarnet hakkında geniş bilgiler
Klarnet

Erturgut Sanat Merkezi olarak bugün sizler için klarnetin tarihine kısaca bir göz atıp Türk müziğinde kullanılan klarnetin yapısal özellikleri hakkında bilgi verecek bir içerik hazırladık.

Eğer siz de enstrüman çalmak istiyorsanız ya da yalnızca enstrüman hakkında daha fazla bilgiye sahip olup sanata bakış açınızı genişletmek istiyorsanız yazımızı okumaya devam edin.

Hazır mısınız? O halde klarnetin tarihine kısaca bakarak yazımıza başlayalım.

Klarnetin Kısa Tarihi

Klarnetin kısa tarihi
Klarnet Tarihi

Klasik Batı Müziği orkestraları dahil pek çok farklı kültüre ait çeşitli müzik türlerinin temel çalgılarından biri olan klarnet, neredeyse her tarzda müziğe eşlik edebilecek potansiyelde bir enstrümandır.

Her türe uyum sağlayabilecek perde donanımı, geniş ses sahası ve hem ergonomik hem de teknik olarak kullanışlı olması ile dünyanın pek çok yerinde yaygın olarak kullanılan bir çalgıdır.

Ortalama olarak 300 ile 400 yıldır müzik dünyası içinde kendine yer bulan klarnet, yüz yılı aşkın süredir de Türk müzik kültürü içerisinde kendine yer bulmuş ve vazgeçilmez bir enstrüman haline gelmiştir.

Hakkında birbirinden farklı pek çok fikir ortaya atılsa da klarnetin doğuşuna bakıldığında en çok kabul gören fikir, onun köylü kavalı olarak da bilinen Şamülo’dan türediği yönündedir. Fakat tabi ki bu gelişim hemen bir anda oluşan bir şey değil, bir süreç olmuştur.

Klarnetin gelişim sürecindeki yavaşlık ise araştırmacılara göre klarnetin kendi yapısından daha çok kullanılan kamışlarla ilgilidir. Çünkü Ortaçağ’dan o zaman kadar geçen sürede pek çok farklı kültürde üflemeli enstrümanlar kullanılsa da bunlar genellikle çift kamışlı ve dudak tarafından kontrolü daha kolay enstrümanlar olmuştur.

Fakat Nuremberg’te yaşayan J.C. Denner’ın Şamülo’dan yola çıkarak türettiği ve sanat dünyasına kazandırdığı ilk klarnet modeli, kısa sürede orkestralar ile tanışmış, flüt ve obua ile birleşerek benzersiz bir senfonik güç elde edilmiştir.

Klarnetin ilk modeli nasıldır
Klarnetin İlk Modeli

Bu nedenle dönemin müzisyenleri bestelerinde bol bol klarnete de yer vermişlerdir.

Denner’ın ortaya koyduğu ilk klarnet modeli ile geleneksel Şamülo arasındaki en önemli fark ise, klarnette iki adet perdenin var olmasıdır. Bu perdelerin getirdiği yenilik ise yaklaşık olarak üç oktavın üzerinde aynı zamanda da geniş bir ses sahasında çok saf ve temiz ses çıkarabilme potansiyeli olmuştur.

Modern klarnetler ile Denner’ın klarneti arasında farklara bakacak olursak da karşımıza çıkan sonuç, modern klarnetlerde daha yüksek ses sahası elde edebilmek adına daha küçük borular, daha dar ağızlıklar ve daha küçük parmak delikleri olduğudur.

Bu gelişmeler ışığında dünyadaki müzik türleri içerisinde en yaygın kullanılan klarnet çeşitleri ise si bemol klarnet, la klarnet, mi bemol klarnet ve bas klarnettir. Fakat Türk Müziğine baktığımızda bu klarnet türlerinin hiçbirinin kullanılmadığı da göze çarpmaktadır.

Geleneksel Türk Müziğinde özel bir tasarım sonucu ortaya çıkan ve Türk ezgilerine uyumu neredeyse tüm araştırmacılar tarafından kabul edilen sol klarnet kullanılmaktadır.

Erturgut Sanat Merkezi klarnet kursunda da, klarnet çalmak isteyen dostlarımızın çoğu bu sebepten dolayı sol klarneti öğrenmeye daha meyillidir.

Türk Müziğinde Kullanılan Ses Aralıkları Nedir?

Türk müziğinde ses aralıkları
Ses Aralıkları

Müzik ile bir şekilde ilgilenen herkesin yakından bildiği gibi Türk müziğindeki ses sistemi, batı müziği ses sistemine göre farklılık gösteren bir yapıya sahiptir.

Batı müziğinde diyapozana göre saniyede 880 hz titreşimli olan ses, “la” olarak kabul edilmiştir. Buna bağlı olarak batı müziğindeki enstrümanlar da insan sesleri de bahsi geçen “la” sesine göre ayarlanmaktadır.

Fakat Türk müziğinde söylediğimiz gibi durum biraz daha farklıdır. Batı müziğindeki diyapozonun çıkardığı “la” sesi, “re” olarak kabul edilmiştir ki bu sesin saniyedeki 440 hz. Titreşim verdiği bilinmektedir. Bu nedenle de Türk müziğindeki akort buna göre yapılmaktadır.

Diğer klarnet türlerinin neden Türk Müziği içinde kullanılmadığına dair doyurucu bir açıklama olmasa da bu bahsettiğimiz farklılıktan dolayı sol klarnetin Türk ezgilerine daha uygun olduğu ve bu nedenle tercih edildiği söylenebilir.

Tabi ki hangi tür klarnet olursa olsun parmak pozisyonları ve nota dizilimleri birbirine paralel olarak ilerlemiştir. Konumları ve verilen sesler farklı olsa da tüm klarnet türlerinin temel çalma prensipleri aynıdır ve Erturgut Sanat Merkezi olarak bizler de bu prensipleri uzman eğitmenler aracılığı ile klarnet çalmak istiyorum diyen dostlarımıza düzenli ve akıcı
olarak anlatmaktayız.

Eğer siz de en doğru teknikle başlamak istiyor, kendinizi bu enstrümanla
bulacağınıza inanıyor, pratik ve en geçerli egzersizlerle kısa sürede klarnet çalmak istiyorsanız hemen bizlere msn@erturgutsanatmerkezi.com mail adresimizden yada 0 507 95 96 333 No’lu telefonumuzdan ulaşabilirsiniz.