Erturgut Sanat ilesi olarak bugün sizler için Senarist Cüneyt Arkın‘ı anacağız. Türk sinemasının en büyük emektarlarından biri olan Cüneyt Arkın’ı bugün (28.06.2022) ebediyete yolladık. Ona hepimiz efsane filmleri ile tanıdık, biz bu efsaneyi anma yazımızda Cüneyt Arkın’ın farklı bir yönünü ele alacağız. Cüneyt Arkın Türk sinemasına sadece oynadığı filmlerle değil yazıp yönettiği filmlerle de büyük katkı sağlamıştır. Gelin bu efsane ismi senaryosunu yazdığı filmlerle analım..
Senarist Cüneyt Arkın
Son Darbe (1965)
Senaristliğini Cüneyt Arkın, Atilla Dinçer ile paylaşmakta. Oyuncu kadrosu ise oldukça geniş, aralarında Erol Taş, Gürsel Arsoy, Sibel Göksel gibi isimler filmde rol almakta. Film matbaa işçisi olan bir kalpazanla bir komiser kızının öyküsünü işlemektedir.
Küskün Çiçek (1979)
Cüneyt Arkın filmin yönetmenliği de üstlenmektedir, senaryosunu ise Sefa Önel İle Paylaşır. Fimlerde efsane ismin yanı sıra Türkan Şoray, Sümer Tilmaç gibi isimler de yer almaktadır. Film şu konuyu işlemektedir: Bir sigorta şirketinde müfettiş olarak çalışan Ahmet Bey, dönemin krizine yenik düşmektedir. Doktorlar kendisine ağır kalp hastası olduğunu ve yalnızca bir ay ömrünün olduğunu söylerler. Bu durumu fark edecek olan kasabanın sevilen doktoru Zeynep, müfettişe yardım elini uzatır. Bu yakınlaşma aralarında duygusal bir ilişkinin başlamasına sebep olur.
Önce Hayaller Ölür (1981)
Efsane isim bu filmde de yönetmenliği ve senaristliği birlikte yapmıştır. Filmde Eşref Kolçak gibi efsane isimler yer almaktadır. Film amuslu bir ailenin, bir büyük kentte kötü insanlara yenik düşüp parçalanışının öyküsünü ele almaktadır
Dört Yanım Cehennem (1982)
Yönetmenliğini Çetin İnanç’ın yaptığı filmde Cüneyt Arkın senaristliği de yine Çetin İnanç ile paylaşmaktadır. Kendi gücünü yok sayan ve karşısına çıkan zorluklarla mücadeleden kaçan bir adamın yaşadığı büyük değişimin öyküsü filmde işlenmektedir.
Ölümsüz (1982)
Filmin yönetmenliğini Çetin İnanç, Senaristliğini ise efsane ismimiz yapmıştır. Ahmet Mekin gibi dönemin ünlü isimleri de filmde boy göstermiştir. Uyuşturucuya alıştırılıp daha sonra tecavüz edilen kızının intikamı yapanların yanına koymayan bir babanın hikayesini işlemekte film.
Son Savaşçı (1982)
Yönetmenliğini yine Çetin İnanç Yapmaktadır. Filmde Türkiye’de başarılı operasyonlarıyla ün yapan polis komiseri Murat, Almanya’da bir ninja tarafından işlenen seri cinayetleri çözmek için bu ülkeye davet edilmesiyle başlayan olaylar işlenir.
Dünyayı Kurtaran Adam (1982)
Ve efsane film. Yönetmenlik koltuğunda Çetin İnan. Türkiyeli iki uzay aracı pilotu rutin bir görev esnasında bilinmeyen bir gücün çekim alanına girerler ve uzay araçları bilmedikleri bir gezegene düşer. bu gezegende dünyayı bekleyen büyük tehlikeyi öğrenirler ve böylelikle macera başlar.
Gırgır Ali (1982)
Cüneyt Arkın komedi dalında. Yönetmenlik koltuğunda yine Çetin İnanç, 1980 li yıllarda komedi üstüne komedi filmi çeken Cüneyt Arkın’dan çok güzel bir film,hayatı gırgırına alan bir adamın hikayesi.
İntikam Benim (1983)
Yönetmenliğini ve eşlikçi senaristliğini Çetin İnanç yapmaktadır. Tüm çevresindeki insanlardan kazık yiyen bir adamın öyküsü. Film Jaws’tan esinlenen sahneler içermektedir.
Vahşi Kan (1983)
Savaş yıllarını konu alan bir film. Savaş sonrasında Kore gazisi Rıza kasabasına döndüğünde geçen olayları konu alır.
Ölüm Savaşçısı (1984)
Cüneyt Arkın, yönetmenliği ve senaristliği Çetin İnanç ile paylaşmaktadır. Ölüm savaşcısı ninjalara ve zombilere meydan okuyan savaşçının hikayesi ele alınmaktadır. Filmde oynayan başrol kadın oyuncusu Funda Fırat’ın başrol oynadığı tek filmidir.
Kartal Bey (1984)
Yönetmenliğini Melih Gülten yapmıştır, Gülten aynı zamanda senaristliğe de katkı sağlamıştır. Kirli işlere bulaşan kardeşi öldürülünce onun intikamını alan Kartal Beyin hikayesi ele alınmaktadır. Filmde Cüneyt Arkın kardeşi rolünü Cemal Gencer oynamıştır.
Ateş Çemberi (1985)
1962 Cape Fear filminin Türkçe uyarlaması olan bir macera filmidir. Cüneyt Arkın hem oynamış hem de yönetmiştir.
Kaplanlar (1985)
Yönetmenliğini ve senaristliğini Cüneyt Arkın Yapmıştır. Çakal adlı bir çetenin reisi ve adamları sürekli insanları öldürmekte ve kadınların ırzına geçmekte ve uyuşturucu ticaretini sonrasında gelişen olayları konu alır.
Kaçış (1985)
Senaristliğini ve yönetmenliğini efsane isim yapmıştır. Filmin konusu şu şekildedir: Murat bir soygun olayına katılan arkadaşını hem mafyanın elinden kurtarmak, hem de hapse girmesini önlemek için saklamaya çalışır ama mafya arkadaşını bulup öldürür, suç da Murat’ın üzerine kalır. Kendini hapiste bulan Murat bir müddet sonra suçsuzluğunu ispat etmek için hapisten kaçar.
Kavga (1986)
Yönetmenliğini ve senaristliğini Cüneyt Arkın yapmıştır. En iyi suç filmlerinden biridir..
Silah Arkadaşları (1986)
Yönetmen ve senarist koltuğunda yine efsane isim bulunmaktadır. Kore’de geçen bir kahramanlık öyküsünü film konu almaktadır.
Sokak Kavgacısı (1986)
Yönetmenliğini ve senaristliğini Cüneyt Arkın yapmıştır. Para kazanmak için dövüşen bir adamın öyküsü konu alınmıştır. Filmde Erol Taş gibi ünlü isimler de yer almaktadır.
Dökülen Yaprak (1987)
Filmin yönetmeni ve senaristi efsane isimdir. Yaşlılar yurdunda hayatlarının son dönemlerini yaşayan bir avuç insanın sıcacık dramı ele alınmaktadır.
Sürgündeki Adam (1987)
Film, sadece Kadir İnanır’ın değil, Esas Yılmaz Güney’in 1964 yapımı ikiside cesurdu filminin kopyası olarak da yorumlanmaktır.
Son Kahramanları (1987)
Filmin konusunu japonyada geçmektedir. Senaristliğini ve yönetmenliğini efsane isim üstlenmiştir.
Asılacak Adam (1987)
Senaristliğini ve yönetmenliğini efsane isim üstlenmiştir. Bir katilin ve kanun adamının öyküsü ele alınmıştır.
Şeytanın Avcıları (1987)
Yönetmenliğini Aykut Düz ile birlikte yapmıştır.. İntihara teşebbüs eden dört kişiyi yaşamlarına kavuşturan bir doktorun öyküsü filmde işlenmektir.
İnsan Avcıları (1987)
Cüneyt Arkın yine bir komedi filmiyle karşımızda, Filmin senaristliğini ve yönetmenliğini bizzat kendisi üstlenmiştir. Eğlenceli fimlerinden biridir.
Cüneyt Artık Hakkında Bilinmeyenler
Tüm sinema, senaryo ve yapımcılık geçmişinin yanı sıra usta oyuncunun çok fazla bilinmeyen yönleri de vardı. Belki de bu yönler onun hem kendi döneminde hem de sonrasında en çok sevilen, en çok saygı duyulan ve izlenen oyuncu olmasında en büyük etkenlerden biriydi.
Menajerle Çalışan İlk Oyuncuydu
Döneminde pek çok oyuncu kendi başlarına işlere imza atmak yeni projeler bulmak için uğraşırken Cüneyt Artık, profesyonel bir menajerle çalışıyordu. Yahudi kökenli olan menajeri sayesinde Hollywood kapılarını bile zorlamıştı. Hatta bir James Bond filminde oynamak için deneme çekimlerine katılmış, yapımcılara göre dilinin yetersizliğinden kendisine göre ise Türk olduğu için deneme çekimlerden başarıyla ayrılamadı.
Dünyaca Ünlü Yıldızların İdolüydü
Türkiye’de her kesim tarafından sevilen, filmleri tekrar tekrar izlenen Cüneyt Artık, aynı zamanda dünyaca ünlü yıldızlar tarafından da seviliyor ve takip ediliyordu. Bu oyuncular arasında belki de en önemlilerinden biri de aksiyon denildiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olan Jean-Claude Van Damme’dır. Van Damme, Türkiye’ye ziyareti sırasında usta oyuncuyu ziyaret etmiş ve ondan imza almıştır. Hatta ikili Saba Tümer’in sunduğu televizyon programına bile birlikte katılmıştır.
Filmlerinde Dublaj Kullanıp Dublör Kullanmazdı
Cüneyt Artık filmleri, çekildiği dönem sebebiyle sessiz olarak çekilirdi ve bu nedenle filmlerde dublaj olmak zorundaydı. Ancak pek çok aksiyon sahnesine, dövüş sahnesine, surlardan atlama, arabalardan kaçma sahnelerine rağmen Cüneyt Artık filmlerinde hiç dublör kullanmamıştı. Hatta bu nedenle vücudunda pek çok kırık ve yara izi de bulunmaktaydı. Hatta filmleri çekebilmek için dönemin sirklerine gidip oralardan özel dersler bile almıştı.
En yakın Arkadaşı Bir Komedi İdolüydü
Filmlerinde genellikle ülkesini kurtaran bir kahramanı, azılı bir kanun adamını ya da hak arayan bir savunucuyu oynayan Cüneyt Arkın’ın en yakın arkadaşı ise rollerinden çok uzakta biriydi. Arkın’ın hayatını paylaştığı en yakın arkadaşı Türkiye’de komedi denildiğinde akla gelen ilk isim olan Kemal Sunal’dı.
En Büyük Hobisi Öğrenmekti
Günümüzdeki pek çok televizyon starının ve oyuncunun aksine ünlü oyuncu Cüneyt Artık, hayatını okumaya ve öğrenmeye adamıştı. Sık sık kitaplar okur ve hatta okuduğu kitapların altını çizerdi. Cep telefonu olmayan bir dönemde sette uzun saatler geçiren Cüneyt Arkın bu süreyi de diğer oyuncularla sanattan, siyasetten ve kültürden konuşarak geçirirdi.
