Müziği Neden Seviyoruz?
Müziği neden seviyoruz? Nedir müzik, nasıl bir sanattır? Gizleri nelerdir? Müzik, seslerle anlatılan bir sanattır. Malzemesi seslerdir; sesleri birleştirip düzenleyen ve bir anlatım sanatına dönüştüren ise insandır.
İnsan, bir ses evreninin içinde doğar, onunla iç içe yaşar, algıladığı seslerle etkileşim içinde bulunur. Tarih öncesi çağlardan beri insanoğlu, işittiği sesleri çözümleyip değerlendirmeye çalışmış, yüzyıllar içinde sesleri düzenlemekte ustalaşarak onlardan bir ifade biçimi yaratmıştır. Buna müziksel anlatım diyoruz.
Müzik, insana duyup düşündüklerini seslerle anlatma olanakları veren bir dildir. Bu dilin anlaşılır olması için, birbirini izleyerek akıp giden seslerin anlam taşıması gerekir. Müziğin anlamı, insanın hayat karşısındaki davranışlarıdır ve müziksel anlatım, insanın seslerle duygu ve düşüncelerini, izlenim, tasarım ve dileklerini anlatmasıdır, içini dökmesidir. Bundan dolayı müzik ortak bir dil özelliği kazanmıştır. Değişik kıtalardaki değişik toplumların insanları, bu nedenle müzik dilinde buluşabilmiş, müzikle anlaşabilmiştir. İster Okyanusya’nın bir adasında olsun ister bir Güney Amerika ülkesinde, insanlar müzikle birbirine el uzatır.
Sesler aracılığıyla anlatıldığı içini dolaylı ve soyut bir ifade biçimidir müzik. Onun söyledikleri, örneğin edebiyat sanatındaki gibi, her biri anlam taşıyan sözcüklerden oluşmuş değildir. Yine de biz müzikte yer alan anlatımları sezinleriz: Sevinci, hüznü, acıyı, şakayı, tutkuyu, protestoyu, yalvarışı, insanoğlunun içinde bulunduğu daha nice ruhsal durumu hissederiz. Ne var ki onlar, eserin akışı içinde değişebilir, bir mesajdan başka bir mesaja geçilebilir. Özellikle çalgı müziğinde, anlatılanların izlenmesi giderek zorlaşır; kendimizi artık müzik dilindeki soyut deyişin sürüklediği esintilere bırakırız.
Müzik dili. Sözden bağımsızlaştığı ölçüde kimlik kazanmış, ayrı bir sanat dalı olarak kendini kabul ettirmiştir. Bu da çalgı müziğinin gelişmesiyle gerçekleşmiştir.
Ahmet SAY